13 ton
- mutlunecmettin
- 18 Haz
- 3 dakikada okunur
Fordow'u yok edecek silah sadece Washington'da: 13 tonluk bombaları getirdiler, İran'a 45 bin özel asker
ABD Başkanı Donald Trump, Orta Doğu'da tırmanan İsrail-İran gerilimi karşısında tarihi bir kararın eşiğinde. Fordow nükleer tesisini hedef alabilecek devasa sığınak delici bombalar, B-2 hayalet uçakları ve uçak gemileri sadece ABD'de bulunuyor
A+ Yazı Boyutunu BüyütA- Yazı Boyutunu Küçült
Orta Doğu'da tansiyon yükselirken, ABD Başkanı Donald Trump, yönetimi döneminin en kritik dış politika kararlarından birini almaya hazırlanıyor. İsrail-İran gerilimi çerçevesinde Washington, bölgeye yoğun askeri sevkiyat yaparken, olası bir müdahaleye dair senaryolar netleşiyor.
Trump'ın emrinde, ABD'nin küresel ölçekte konuşlandırılmış geniş bir askeri gücü bulunuyor. Uzun menzilli B-2 hayalet bombardıman uçakları, devasa tahrip gücüne sahip bunker buster bombalar, uçak gemisi taarruz grupları, güdümlü füze destroyerleri ve binlerce asker bu kapsamda dikkat çekiyor. Bazı askeri unsurlar halihazırda bölgede görev yaparken, diğerleri sevk edilmek üzere hazırlanıyor.
45 bin ABD askeri bölgede
Başkan Trump, geçtiğimiz günlerde Beyaz Saray’daki Kriz Merkezi’nde ulusal güvenlik ekibiyle bir araya gelerek İran’a karşı atılabilecek adımları masaya yatırdı. Şu ana kadar ABD, İsrail’in İran’dan gelen hava saldırılarına karşı savunmasına destek verdi. Ancak Trump’ın bundan sonra ABD’nin rolünü daha da derinleştirip derinleştirmeyeceği belirsizliğini koruyor.
ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) komutasındaki bölgedeki askeri güç, olası bir operasyonda kilit rol üstlenecek. Bölgedeki ABD varlığı, kara, deniz ve hava kuvvetlerinden oluşan 40 ila 45 bin askerle çok uluslu bir yapı halinde konuşlu.
13 tonluk bombanın hedefi Fordow
İsrail’in İran’a yönelik son saldırılarında ülkenin askeri ve nükleer altyapısına ağır zarar verildi. Ancak ABD’nin doğrudan müdahil olması halinde kullanılabilecek en etkili silahlardan biri, 13.600 kilogram ağırlığındaki 'MOP' isimli sığınak delici bomba olarak öne çıkıyor.
Bu silah, yerin 60 ila 90 metre altına gömülü Fordow zenginleştirme tesisi gibi yüksek korumalı hedeflere ulaşabilecek tek mühimmat olarak değerlendiriliyor. Sadece ABD’nin envanterinde bulunan bu bomba, Boeing tarafından geliştirildi ve GPS yönlendirmesiyle hedefe milimetrik isabet sağlıyor.
Lexington Enstitüsü’nden savunma analisti Rebecca Grant’a göre, Fordow gibi tesislere yönelik hassas bir saldırı ancak MOP ve B-2 bombardıman uçaklarıyla mümkün. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Grant, “Bölgede uçan insansız hava araçları da son anda hedefin doğruluğunu teyit ederek saldırının etkinliğini artırabilir” değerlendirmesinde bulundu.
'Dağların arasında bir nükleer kale'
Tahran - İran’ın kutsal kenti Kum yakınlarında, dağların içine oyulmuş beş tünel, geniş bir güvenlik çevresi ve büyük bir destek yapısı bulunuyor. Son uydu görüntülerine göre, Fordow Yakıt Zenginleştirme Tesisi'nden görülen yalnızca bunlar. Ancak bu gizemli ve ağır korunan kompleksin gerçek amacı ve kapasitesi üzerindeki sis perdesi, kamuoyuna ilk kez 2009 yılında duyurulmasından bu yana hala kalkmış değil.
İsrail istihbaratı tarafından yıllar önce ele geçirilen İran’a ait bazı belgeler, bu sır dolu tesis hakkında mevcut bilgilerin önemli bir kısmını oluşturuyor. Belgeler, ana zenginleştirme salonlarının yerin yaklaşık 80 ila 90 metre altında bulunduğunu gösteriyor. Bu derinlik, tesisi İsrail’in sahip olduğu bilinen hiçbir hava saldırısıyla yok edilemeyecek kadar korunaklı hale getiriyor.
Son dönemde İsrail’in İran’daki çeşitli hedeflere düzenlediği yıkıcı saldırıların ardından, bazı analistler İran’ın elindeki zenginleştirilmiş uranyumu nükleer silaha dönüştürmek için Fordow’u kullanabileceğini öne sürüyor.
İsrail’in son günlerde tesisi hedef aldığı bilinse de, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na (IAEA) göre Fordow henüz zarar görmedi. Bu da ya İsrail’in tesise zarar vermek istemediğini ya da bu konuda yetersiz kaldığını gösteriyor.
İnşaat 2000’li yılların başında başladı
Fordow’un inşa tarihine dair resmi açıklamalar sınırlı olsa da, kamuya açık uydu görüntüleri 2004 yılına kadar uzanan faaliyetleri gözler önüne seriyor. O dönemde bugün tünel girişlerinin bulunduğu yerde iki beyaz kare yapı dikkat çekiyordu. IAEA ise ellerinde 2002 yılına ait daha eski görüntülerin bulunduğunu belirtiyor.
Deniz kuvvetleri operasyona hazır
ABD Donanması da olası bir müdahalede kilit rol oynayacak.
Yedi aydır Arap Denizi’nde görev yapan USS Carl Vinson uçak gemisi taarruz grubu, 3 bin denizci ve 2 bin kişilik hava kanadından oluşuyor. Grupta F-35 ve F-18 savaş uçakları, radar ve iletişimi bozma kapasitesine sahip EA-18 Growler jetleri, E-2D radar uçakları, Osprey ve Sea Hawk helikopterleri bulunuyor.
Taarruz grubu, güdümlü füze taşıyan USS Princeton kruvazörü ve destroyerlerle destekleniyor. Halihazırda bölgeye yönelen diğer uçak gemisi USS Nimitz liderliğindeki grup da takviye gücü oluşturuyor.
ABD Donanması,
Doğu Akdeniz’de üç Aegis güdümlü füze destroyeri USS Arleigh Burke, USS The Sullivans ve USS Thomas Hudner bulunduruyor. İki destroyer daha bölgeye intikal ediyor.
Ayrıca, Kızıldeniz’de iki destroyer daha görev yapıyor.
Hafta sonu boyunca Arleigh Burke ve The Sullivans destroyerlerinin, İsrail’e yönelik balistik füzeleri durdurmak için çok sayıda SM-3 füzesavar fırlattığı bildirildi. Öte yandan, ABD Kara Kuvvetleri’ne ait bir birim de İran füzelerine karşı THAAD savunma sistemi ile önleme gerçekleştirdi.
Sonuç ne?
İran’a yönelik olası ABD müdahalesi sadece askeri sonuçlar değil, bölgedeki tüm dengeleri değiştirme potansiyeli taşıyor. Başkan Trump’ın önünde birçok askeri seçenek bulunurken, atılacak adımlar hem nükleer gerilimi hem de Washington’un bölgedeki rolünü yeniden şekillendirebilir.
Kaynak: Gazete Oksijen
Comments