SDG Mazlum Abdi: “Suriye'nin Yeni Ordusunun Parçası Olacağız”

Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Genel Komutanı Mazlum Abdi, güçlerinin yeni Suriye ordusunda yer alacağını doğrulayarak, Suriye'nin geleceğine ilişkin temel konularda Suriye'nin yeni yönetimiyle mutabakata vardıklarını vurguladı.

Abdi, Sky News Arabia ile yaptığı röportajda, "2015'te Suriye Demokratik Güçleri'nin kuruluşunu ilan ettiğimizde, bu güçlerin er ya da geç Suriye'nin savunma sisteminin bir parçası olacağını söylemiştik. Şimdi, yeni bir Suriye ordusu kurma yönündeki devam eden girişimlerle, bu sürecin bir parçası olacağız." dedi.

Abdi, Suriye'nin toprak bütünlüğü de dahil olmak üzere temel konularda yeni Suriye yönetimiyle ortak vizyona vurgu yaptı.

Ancak daha fazla tartışmayı gerektiren belirsiz ayrıntıların olduğunu kabul ederek, "Suriye'nin geleceğine ilişkin genel ilkeler konusunda hemfikiriz" dedi.

Ulusal Konferans ve Temsil

Abdi, Suriye'de ulusal konferans düzenlenmesinin planlandığını, SDG'nin henüz davet edilmediğini söyledi.

"Görüşümüz, tüm bileşenlerin, bölgelerin ve Suriye güçlerinin temsilcilerinin konferansın hazırlanmasına katılmaları ve sonuçları konusunda anlaşmaları gerektiğidir. Bu olmadan konferansın başarılı olma olasılığı düşüktür" dedi.

SDG'nin konferansa bağımsız olarak ya da Kürt Ulusal Konseyi ile işbirliği yaparak katılımına ilişkin soruya Abdi, kapsayıcı temsilin önemine vurgu yaptı.

"Kuzeydoğu Suriye'deki Kürt güçleri de dahil olmak üzere tüm bileşenlerin temsilcilerinin katılımını sağlamak için istekliyiz. Bu, siyasi diyalog sürecinde güçlü bir temsil için hayati önem taşıyor" diye açıkladı.

Kobani ve Tişrin Barajı yakınlarında gerilim tırmanıyor

Kobani ve Menbiç yakınlarında devam eden çatışmaları ele alan Abdi, SDG'nin ilan ettiği ateşkese uymasına rağmen Tişrin Barajı civarında çatışmaların sürmesinden endişe duyduğunu dile getirdi.

Uluslararası topluma ve yeni Suriye yönetimine arabuluculuk yapma ve ateşkesi sağlama çağrısı yaptı.

Abdi, "Güçlerimiz ateşkese bağlı kalmaya devam ediyor ancak Tişrin Barajı ve diğer bölgelerdeki Türk destekli silahlı grupların mevcut saldırılarına karşı savunma yapmakla yükümlüyüz" dedi.

Suriye yönetimine, bu grupların saldırılarını durdurmaları ve Suriye genelinde tam bir ateşkes için çalışmaları çağrısında bulundu.

Abdi, Türkiye'nin güvenlik kaygılarını gidermek amacıyla Kobani'nin silahsızlandırılmış bölge ilan edilmesi önerisini yineledi.

"Bu öneriyi Türklerin korkularını gidermek için yaptık ve masada kalmaya devam ediyor. Tüm Suriye'ye fayda sağlayacağı için bir anlaşmaya varılmasını umuyoruz" diye ekledi.

Türkiye'nin Etkisi ve ABD ile İlişkiler

Türkiye ile gelecekteki ilişkilere ilişkin Abdi, anlaşmazlıkların çözümü için müzakerelere başlanması çağrısında bulundu.

"Gerginliği azaltmak ve sorunları diyalog yoluyla çözmek için çalışıyoruz. Ancak Türkiye, müttefik silahlı gruplarını güçlerimize saldırmak ve Suriye'yi istikrarsızlaştırmak için kullanmayı bırakmalı" dedi.

Abdi, Türkiye'nin Suriye'nin siyasi sürecinde olumlu rol üstlenmesinin, özellikle de kuzeydoğu Suriye'den temsilcilerin sürece dahil edilmesinin gerekliliğinin altını çizdi.

ABD ile ilişkilere ilişkin Abdi, Esad rejiminin devrilmesinden sonra işbirliğinin güçlendiğini belirtti.

"Rejimin çöküşü, IŞİD'in istismar ettiği bir güvenlik boşluğu yarattı ve bu da terörle mücadele çabalarında ABD güçleriyle daha fazla koordinasyon gerektirdi" diye açıkladı.

Kürt Savaşçılar ve Bölgesel İstikrar

Abdi, Türkiye'nin saldırılarını durdurması ve tam ateşkes sağlanması halinde, (PKK) savaşçılarının Suriye'nin kuzeydoğusundan çekilebileceğini de söyledi.

“ Operasyonlar sona erdiğinde ve barış sağlandığında, bu savaşçılar ilgili taraflarla kararlaştırılan mekanizmalar aracılığıyla üslerine geri dönecekler” dedi.

Suriye Birliğine Bağlılık

Abdi, Suriye'nin bölünmesiyle ilgili endişeleri reddederek, "Hiçbir Suriye vatanseveri bölünmeyi istemez. SDG, Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve halkının birliğini korumaya kararlıdır." dedi.

Suriye'nin gelecekteki yönetimi konusunda kapsayıcı siyasi katılım ve uzlaşının gerekliliğine vurgu yaparak sözlerini şöyle tamamladı: "Suriye'nin birliğe ulaşması için, halkının ve bileşenlerinin tüm temsilcilerinin siyasi sürece katılması ve ülkenin gelecekteki yönetim sistemi konusunda anlaşması gerekir."