top of page

ingiltere fransa neden tanıdı ne olabilir

  • Yazarın fotoğrafı: mutlunecmettin
    mutlunecmettin
  • 29 Tem
  • 5 dakikada okunur

 1. Post-Brexit Dönemi İngiltere’sinin “Yumuşak Güç Revizyonu”

  • İngiltere, AB’den ayrıldıktan sonra dış politika eksenini Atlantik’ten yeniden Ortadoğu ve Asya’ya kaydırmaya başladı. Bu kapsamda, Körfez ülkeleriyle yapılan yatırımlar, güvenlik anlaşmaları ve özellikle Suudi Arabistan’ın liderliğindeki yeni Arap normalleşme süreciyle uyumlu bir pozisyon alma çabası dikkat çekiyor.

  • Filistin’i tanımak, Londra’nın Körfez’de yıpranan "tarafsızlık" imajını yeniden onarma çabası olabilir. Çünkü İsrail’le stratejik yakınlaşmanın bedeli olarak İngiltere, Arap sokaklarında ciddi meşruiyet kaybı yaşadı.

  • Bu adım, İngiltere’nin Riyad merkezli Arap çok taraflı forumlarına (ör. Future Investment Initiative, IMEC vb.) entegre olma hedefiyle de uyumlu okunabilir.

🇫🇷 2. Fransa’nın İç Güvenlik ve Banliyö Stratejisiyle Bağlantısı

  • Fransa'da banliyölerde yaşayan Arap ve Müslüman genç nüfus, uzun süredir devletle gerilimli bir ilişkide. Macron yönetimi, bu kesimlerin siyasi radikalleşmesini ve "anti-Fransız" kimliğe yönelişini engellemek için yeni bir “sosyal barış jesti” yapmak zorunda hissediyor.

  • Filistin’in tanınması, Fransa içindeki Müslüman azınlıkla yeni bir diyalog kanalı açmak ve Avrupa’daki antisemitizm tartışmalarını “dengeleyici” bir jestle yumuşatmak için kullanılıyor.

  • Ayrıca Le Pen gibi aşırı sağ figürlerin "İsrail yanlısı - göçmen karşıtı" retoriğiyle kazandığı tabanı bölmek amacıyla, “seküler ama adalet yanlısı Fransa” söylemi yeniden sahneye çıkarılıyor.

🧭 3. Yeni Bir "Oslo Süreci" İçin Zemin Hazırlığı

  • ABD'nin bölgedeki inisiyatifini İsrail lehine fazlasıyla kullanması, Avrupa'nın, alternatif bir barış süreci başlatıcısı olarak pozisyon kazanmasına neden oluyor.

  • İngiltere ve Fransa'nın eşgüdümlü açıklamaları, bir “Avrupa Oslo’su” için diplomatik kartların yeniden dağıtıldığını gösteriyor.

  • Bu yaklaşım, BM çerçevesinde ama Avrupa liderliğinde bir “koruyucu yönetim” modeline işaret edebilir: Gazze’de geçici yönetim, BM vesayeti ve AB teknik desteği üçgeni.

📊 4. Çin ve Rusya’nın Filistin Üzerinden Artan Etkisini Dengeleme Hamlesi

  • Çin’in Arap ülkeleriyle geliştirdiği ekonomik ve siyasi ilişkiler Filistin meselesinde de yankı buluyor. Özellikle Çin'in son dönemde dile getirdiği çok taraflı barış konferansı önerisi, Batı'nın dışlanacağı bir denklem kuruyor.

  • Fransa ve İngiltere'nin Filistin'i tanıması, Çin’in arabuluculuğunu önceden kırmak, AB’nin meşruiyet üstünlüğünü korumak için atılmış proaktif bir adımdır.

📐 5. İsrail İç Siyasetinde Bir “Kırılma”yı Hızlandırma Çabası

  • Fransa ve İngiltere'nin Filistin hamlesi, doğrudan olmasa da İsrail içindeki laik-sivil ve aşırı milliyetçi-mesiyanik kesim arasındaki çatlağı büyütmeyi amaçlıyor olabilir.

  • Uluslararası tanıma sürecinin meşruiyet üretmesi, İsrail iç muhalefetinin (özellikle Tel Aviv merkezli liberal çevrelerin) elini güçlendirebilir. Bu da Netanyahu ve aşırı sağ koalisyonu daha fazla yalnızlaştırır.

  • Özetle, Avrupa, Netanyahu sonrası döneme dair bir pozisyon hazırlığı yapıyor.

📎 6. Kamuoyu ve Medya Dalgasının Yönünü Yönetme

  • Son aylarda Avrupa’daki birçok kamuoyu araştırması, özellikle genç kuşaklarda Filistin yanlısı bakış açısının dramatik şekilde arttığını gösteriyor. TikTok, Instagram gibi platformlardaki içerik üretimi de bu algıyı destekliyor.

  • Bu durumda, Filistin’in tanınması, yeni nesil Avrupalı seçmenle sembolik bir bağ kurma, özellikle de sol-liberal çevreleri radikal eğilimlerden uzak tutma amacı taşıyor.

🔚 Sonuç

İngiltere ve Fransa'nın Filistin tanıma yönelimleri, yalnızca diplomatik bir statü meselesi değil; jeopolitik eksen değiştirme, iç sosyal dengeleri yeniden kurma ve küresel anlatı savaşında pozisyon alma çabalarının bir parçası. Bu süreç, ilerleyen dönemde Almanya gibi çekimser ülkelerin de dahil olabileceği Avrupa merkezli yeni bir çözüm çerçevesine zemin hazırlıyor olabilir.



📌 1. Yeni Bir Avrupa Merkezli Barış Girişimi: “Avrupa Oslo’su”

➤ Nereye varabilir?

  • AB içinden bir veya birkaç ülkenin (örneğin Fransa, İspanya, İrlanda) öncülüğünde Filistin için geçici yönetim ve yeniden inşa konferansı başlatılabilir.

  • Bu, ABD'nin domine ettiği Oslo sonrası barış süreçlerinden farklı olarak çok taraflı, Çin-Rusya-AB dengeli bir “3. Yol barış masası” fikrini doğurabilir.

  • Doğu Kudüs’ün özel statüsü, AB himayesinde uluslararası bir rejimle gündeme gelebilir.

⚠ Risk:

  • ABD ve İsrail bu sürece veto koyarsa, diplomatik bir “ikili dünya” ortaya çıkar: bazı ülkelerin tanıdığı bir Filistin, diğerlerinin tanımadığı bir yapı. Bu da BM içindeki bölünmeleri derinleştirir.

🛑 2. İsrail’de İç Siyaset Krizini Derinleştirme

➤ Nereye varabilir?

  • Tanıma kararları, İsrail kamuoyunda Netanyahu hükümetinin “diplomatik iflasa” sürüklediği yönünde bir algı doğurabilir. Bu da hükümetin düşmesine veya yeni bir seçim sürecine neden olabilir.

  • İsrail içinde laik-liberal ve ultra-sağ arasında çatışma büyür.

  • ABD-İsrail ilişkilerinde sürtüşme artarsa, bu Avrupa'nın “dengeleyici aktör” pozisyonunu güçlendirir.

⚠ Risk:

  • Netanyahu bu izolasyonu kendi tabanında bir “Haçlı kuşatması” retoriğiyle konsolide etmeye çalışabilir. Bu da içte baskıyı, dışta saldırganlığı artırabilir.

📣 3. Küresel Sivil Diplomasi ve Hukuk Seferberliği

➤ Nereye varabilir?

  • Tanıma kararı sonrası, AB ülkelerinde İsrail’e yönelik daha fazla dava, boykot, şirket denetimi gibi hukuki adımlar gelebilir.

  • Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) süreçleri hızlanabilir, örneğin Gazze'deki eylemler “soykırım” veya “insanlığa karşı suç” olarak tanımlanabilir.

  • Bu aynı zamanda Filistin’in uluslararası kurumlarda (Interpol, IMF, WHO vb.) daha aktif temsilini beraberinde getirebilir.

⚠ Risk:

  • İsrail bu hamlelere karşı Batılı ülkelerle savunma anlaşmalarını sertleştirebilir, hatta Avrupa içindeki Yahudi diasporayı bu adımlara karşı mobilize edebilir.

🌍 4. Arap Dünyasında Yeni Bir Yönelim Yaratma

➤ Nereye varabilir?

  • Fransa ve İngiltere’nin bu adımı, Suudi Arabistan, Fas, BAE gibi ülkeleri yeni bir "Arap Barış Konsensüsü"ne itebilir.

  • Körfez ülkeleri Filistin meselesinde daha yapıcı rol üstlenirse, hem iç meşruiyet kazanır hem de İsrail ile normalleşme politikalarını yeniden tanımlarlar.

  • Filistin’in yeni siyasi yüzü olarak daha teknokratik ve laik temsilciler öne çıkabilir (örneğin Salam Fayyad gibi figürler).

⚠ Risk:

  • Bu, Hamas’ı dışlayan bir çözüm olarak görülürse, Gazze’de yeni çatışmalar ve bölünmeler doğabilir.

🕊️ 5. BM Güvenlik Konseyi Reformu ve Veto Tartışması

➤ Nereye varabilir?

  • ABD’nin sürekli veto hakkı nedeniyle BM’nin etkisiz kaldığı bir kez daha görülürse, “veto sınırlaması” veya “BM reformu” talepleri küresel hale gelir.

  • Özellikle Küresel Güney ülkeleri bu durumu "dünya beşten büyüktür" söylemiyle birleştirip" BM yapısında reform baskısını artırabilir.

  • Fransa, BM Güvenlik Konseyi’nde “ahlaki liderlik” iddiası ile yeni pozisyonlar üstlenebilir.

⚠ Risk:

  • ABD-AB ilişkileri daha da gerilir, NATO içinde diplomatik kopuşlar tetiklenebilir.

🔚 SONUÇ: “Tanıma” Bir Başlangıç, Sonuç Değil

  • İngiltere ve Fransa’nın bu adımları eğer koordine edilirse, uluslararası sistemde bir paradigma değişimi başlatabilir.

  • Ama bu sürecin kalıcı ve dönüştürücü olması için 3 unsurun birlikte işlemesi gerekir:

    1. Kurumsal Zemin (BM/UCM/AB)

    2. Sivil Toplum Desteği (diaspora, gençlik, medya)

    3. Yeni Bir Filistin Temsiliyeti (Hamas sonrası model)




📜 OSLO SÜRECİ (1993–2000): Kısa Özet

  • 1993 Oslo I Anlaşması (Geçici İlkeler Deklarasyonu):

    • İsrail ilk kez FKÖ’yü Filistin halkının meşru temsilcisi olarak tanıdı.

    • FKÖ de İsrail'in varlık hakkını tanıdı.

    • 5 yıl içinde “nihai statü” görüşmelerinin yapılması planlandı.

    • Geçici olarak Filistin Yönetimi (PA) kuruldu.

  • 1995 Oslo II Anlaşması (Taba’da):

    • Batı Şeria A-B-C bölgelerine ayrıldı.

    • FKÖ sınırlı alanlarda sivil-idari yetkiler aldı.

    • Kudüs, mülteciler, sınırlar, yerleşimler ve su kaynakları “nihai statüye” bırakıldı.

💣 Oslo’nun Çöküşü ve Eleştirileri

  • İsrail yerleşimleri durmadı, aksine arttı.

  • Filistinliler için “barış” değil, “kapsüllü bir işgal” oldu.

  • Nihai statü konularında ilerleme sağlanamadı.

  • 2000’de İkinci İntifada (halk ayaklanması) ile süreç tamamen çöktü.

  • Ariel Şaron’un Mescid-i Aksa ziyareti bardağı taşırdı.

Oslo süreci, özellikle Filistin tarafında “ihanet”, “yanıltılma” ve “tek taraflı taviz” olarak görülüyor. İsrail iç siyasetinde ise “gereksiz ödün verme” olarak eleştirildi. Yani iki taraf da süreci başarısız bir uzlaşı modeli olarak görmeye başladı.

🧭 Bugün "Oslo" Demek Ne Demek?

Bugün diplomasi dilinde "Oslo" kavramı şu anlama geliyor:

Oslo'nun Temsil Ettiği

Anlamı

🕊️ İki devletli çözüm paradigması

Diplomatik müzakere yoluyla barış

🗺️ Geçici yönetim modeli

Aşamalı egemenlik devri, uluslararası gözetim

🧷 Batılı arabuluculuk

ABD/AB'nin çözüm mimarları olması

📍 FKÖ temsiliyeti

Radikal aktörlerin değil, “ılımlı” Filistin temsilcilerinin muhatap alınması

❗️Yeni Bir "Avrupa Oslo’su" Ne Olabilir?

Bugün İngiltere ve Fransa'nın Filistin’i tanıması, Oslo paradigmasını yeniden canlandırmak değil, onu “reforme etmek” anlamına geliyor. Çünkü:

  • Oslo modeli tek kutuplu ABD arabuluculuğuna dayanıyordu. Artık bu yok.

  • Yeni süreç çok aktörlü: AB, Arap Birliği, Çin, BM, belki Türkiye.

  • Artık sadece FKÖ değil, Gazze’deki yönetimi temsil edecek yeni bir model de gerekiyor.

  • Geçici barış gücü, BM vesayeti veya AB teknik yardım hükümeti gibi hibrit modeller gündeme gelebilir.

🔚 Sonuç:

Ben “yeni bir Oslo” derken, geçmişteki başarısız Oslo’nun aynısının tekrarı değil;❝Avrupa merkezli, çok taraflı, geçici yönetime dayalı, modernize edilmiş bir diplomatik süreç❞i kastediyorum.

Bu da ancak şu 3 koşulda mümkün olur:

  1. Hamas sonrası Gazze'de meşru bir sivil geçişin sağlanması,

  2. ABD vetosunu aşabilecek BM zemini ya da “Güvenlik Konseyi dışı çok taraflı forum” kurulması,

  3. Avrupa’nın askeri ve ekonomik garantörlük vermesi.

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
1710

1️⃣ COGAT ve Gazze Sonrası Plan İsrail’in COGAT birimi (Coordination of Government Activities in the Territories) Gazze sonrası “askeri-sivil geçiş modeli” kuruyor. • COGAT artık sadece “işgal koordin

 
 
 
410

Avrupa’nın aşırı sağcı partileri ekonomide solcu oldu Çünkü daha küçük devlet çağrısı, oylarının büyük bölümünü aldıkları işçi sınıfında...

 
 
 
4010

Trump, Hamas'ın Gazze Ateşkes Teklifine Yanıt Vermesi İçin Pazar Günü Son Tarihi Belirledi Anlaşma sağlanamazsa Trump, 'Daha önce hiç...

 
 
 

Yorumlar


©2023 copyright by MD all rights reserved

bottom of page