İsrail'in İran'a misilleme saldırısına ilişkin gizli bilgiler nasıl ortaya çıktı?

Gizli ABD istihbarat belgelerinin ifşa edilmesiyle İsrail'in İslam Cumhuriyeti'ne misilleme amaçlı saldırı planı açığa çıktı. Amerikalı yetkililer bu sızıntının kaynağını tespit etmeye ve olası hasarın boyutunu değerlendirmeye çalışıyor. Bu bilgiler askeri tatbikatlar ve silahların konuşlandırılmasıyla ilgili ayrıntıları içerir.

CNN ve Axios, İsrail'in İslam Cumhuriyeti'ne misilleme amaçlı saldırı planına ilişkin gizli ABD istihbarat belgelerinin ifşa edilmesinin Washington'da endişeye neden olduğunu ve ABD'nin bu konuyla ilgili soruşturma başlatmasını sağladığını bildirdi.

Bu belgeler çok gizli olarak sınıflandırılıyor ve bunlara yalnızca Yeni Zelanda, ABD, Avustralya, Birleşik Krallık ve Kanada'yı içeren Beş Göz istihbarat ittifakının üyeleri erişebiliyor.

?

Bu belgeler 27 Mehr Cuma gününden bu yana İslam Cumhuriyeti'ne bağlı Middle East Spectator adlı telgraf kanalında yayınlanıyor.

Amerikan casus uyduları tarafından toplanan görüntü ve bilgilerin analizinden sorumlu olan Ulusal Jeo-uzaysal İstihbarat Teşkilatı, bu alanda önümüzdeki günlerde İsrail'in İran'a olası saldırısına dair fikir veren iki belge hazırlamıştı.

İran İslam Cumhuriyeti, 10 Ekim akşamı 200'e yakın balistik füzeyle İsrail'i hedef aldı . Bu, İslam Cumhuriyeti'nin İsrail'e ikinci doğrudan saldırısıydı.

Saldırıya verilen tepkiye ilişkin sızdırılan belgelerden biri olan "İsrail: Hava Kuvvetleri İran'a Saldırıya Hazırlanmaya Devam Ediyor" başlıklı belgede, bu tür bir saldırının bazı kısımlarını simüle eden yeni tatbikatlara atıfta bulunuluyor.

İkinci belge, İslam Cumhuriyeti'nin bir saldırıya yanıt vermesi durumunda hazır olmak üzere İsrail'in füzelerinin ve silahlarının yeniden konumlandırılmasını ayrıntılarıyla anlatıyor.

New York Times'ın haberine göre Amerikalı yetkililer, belgelerdeki bilgilerin sızdırıldığı ilk saatlerden itibaren olayın ciddiyeti konusunda fikir ayrılığına düştü; Çünkü Amerika'nın yeteneklerine dair yeni bilgiler ortaya çıkaracak gibi görünmüyordu.

Bazı yetkililer, başka belge verilmediği takdirde hasarın sınırlı olacağını söylüyor.

Ancak bu, ABD'nin en yakın müttefiklerinden birine yönelik casusluk düzeyini bir kez daha ortaya koyuyor.

Öte yandan bazıları, Amerika'nın müttefiklerinden birinin herhangi bir savaş planının açıklanmasının ciddi bir sorun olarak değerlendirildiğine inanıyor.

CNN, bu belgelerin gerçekliğini bilgili bir kaynaktan doğruladı ve Amerikalı bir yetkilinin, ABD'nin bu Pentagon belgelerine kimin erişimi olduğunu bulmak için soruşturma yaptığını söylediğini aktardı.

Amerikalı yetkili, böyle bir bilgi sızıntısının otomatik olarak FBI, Pentagon ve Amerikan istihbarat teşkilatlarının soruşturmalarını tetikleyeceğini söyledi.

Bu rapordaki bilgiler yalnızca Amerika Birleşik Devletleri tarafından toplanan verilerin bir alt kümesi olabilir.

Bu veriler arasında İran'da Amerikan casus uyduları aracılığıyla kolayca tespit edilemeyen siber saldırılar veya kara sabotajları da yer alıyor.

Cuma günü bu bilgi sızıntısıyla eş zamanlı olarak Joe Biden'a İsrail'in İran'a ne zaman saldırmayı planladığını ve hangi hedefleri seçtiğini bilip bilmediği soruldu.

New York Times'a göre Biden'ın bu yorumu, kendisinin ve Binyamin Netanyahu'nun İran'a saldırmanın hedefleri konusunda bir tür anlayışa ulaştıklarını gösteriyor.

Biden daha önce İsrail'den İran'ın nükleer ve enerji tesislerine saldırmaktan kaçınmasını istemişti.

İran'ın stratejik varlıkları olarak bilinen bu hedeflerin hedef alınması durumunda İslam Cumhuriyeti'nin hızla misilleme yapacağı ve gerilimi tırmandıracağı konusunda defalarca uyardı.

Amerikalı yetkililer bu belgelerin nereden sızdırıldığını hâlâ bilmediklerini açıkladı. Ancak geçmiş deneyimlere dayanarak, bu sızıntının bir veya daha fazla düşük rütbeli devlet çalışanının işi olması muhtemel.

Sızdırılan belgeler hangi bilgileri içeriyor?

Bu belgeler, İsrail'in İslam Cumhuriyeti'ne karşı olası bir misilleme saldırısına yönelik 15 Ekim'deki (24 Mehr) askeri tatbikatının uydu fotoğraflarına atıfta bulunuyor.

Belgeler, bu manevraların amacının havadan yakıt ikmali ve arama kurtarma operasyonlarını tatbik etmek olduğunu söylüyor.

Tatbikata katılan gücün, İsrail'in 29 Eylül'de Yemen'e yönelik saldırısında kullandığı kuvvetle benzer büyüklükte olduğu da belirtildi.

Bu belgelerde mühimmat transferi, İsrail Hava Kuvvetlerinin uzun menzilli balistik füze kullanımına yönelik tatbikatları, havadan karaya füzeler, yakıt ikmal uçakları ve diğer destek uçakları gibi ayrıntılara değiniliyor.

Bu belgelerde İsrail'in İran'ı insansız hava araçlarıyla gizlice izlediği belirtiliyor.

Ancak yetkililer, belgelerin ABD'nin İsrail'in niyetleri hakkında ne bildiğine dair kapsamlı bir değerlendirme sunmadığını söyledi.

Bu yılın 24 Mehr tarihli bu belgeler, yalnızca analistlerin o zamanki uydu görüntülerine dayanarak tespit ettiklerini yansıtıyor.

New York Times'a göre ABD'nin askeri ve istihbarat yetkilileri, çeşitli alanlardaki çok sayıda gizli belgenin ifşa edilmesinden hâlâ etkileniyor.

Bu belgeler ilk olarak iki yıl önce bir Discord sunucusunda ortaya çıktı ve Nisan 2023'te kamuoyuna açıklandı.

ABD Hava Ulusal Muhafızları'nın bir üyesi olan Jack Teixeira, bu bilgiyi yayınladığı için Casusluk Yasasını ihlal etmekten altı kez suçunu kabul etti ve yaklaşık 16 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Teixeira ilk olarak istihbarat raporlarının özetlerini Discord sunucusunda yayınladı, ancak daha sonra ABD yetkililerinin çok daha ciddi bir ihlal olarak değerlendirdiği basılı belgelerin tam görsellerini paylaştı.

Her ne kadar ABD hükümeti bu belgelerin ifşa edilmesinin neden olduğu hasara ilişkin kapsamlı bir değerlendirme sunmasa da Teixeira'nın açıklaması, ABD'nin Rus askeri komuta ve istihbarat aygıtına ne kadar nüfuz ettiğini gösterdi.

Belgeler ayrıca ABD'nin Ukrayna, Çin ve diğer bazı ülkelerdeki istihbarat faaliyetlerine ilişkin hassas bilgileri de ortaya çıkardı.

Teixeira'nın açıklamalarından bu yana kaç istihbarat kaynağının kaybolduğu henüz belli değil, ancak ABD'li yetkililer bazı istihbarat toplama operasyonlarının ciddi şekilde kesintiye uğradığını doğruladı.

Eğer son bilgi sızıntısı sadece iki uydu belgesiyle sınırlı olsaydı, zarar çok daha az olurdu.

Ancak New York Times'a göre Discord'un ifşaları birkaç belgeyle başladı ve sonunda onlarca sayfalık başka bilgiler de ortaya çıktı.

En çok ziyaret edilen

• 1