top of page

Eş Şara Ropörtajı Ajanda 13 Şubat

  • Yazarın fotoğrafı: mutlunecmettin
    mutlunecmettin
  • 13 Şub
  • 12 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 25 Şub


Musk’ın hükümetten aldığı tek sözleşme bu da değil; geçtiğimiz günlerde SpaceX ve NASA arasında 39 milyon dolarlık bir savunma anlaşması imzalandığı da ortaya çıkmıştı. Elon Musk Beyaz Saray ziyaretinde konuya ilişkin soruya “Sözleşmeyi imzalayan biliyorsunuz ki ben değilim, Bu sözleşmeleri SpaceX ekibi hazırlıyor” cevabını verdi.


ABD Dışişleri Bakanlığı'nın en büyük ihalesi 400 milyon dolarlık zırhlı Tesla araçlar alımı. Kısa süre sonra Tesla adı belgelerden kaldırıldı. DOGE'nin başındaki Musk'a yönelik eleştiriler artıyor. Önce Space X, şimdi Tesla derken eleştirmenler 'Buna mı verimlilik diyorlar?' diye soruyor



AB'de Trump-Putin endişesi: Ukrayna'da adil bir barış için dahlimiz şart

Trump-Putin görüşmesinin hemen ardından Avrupa Birliği ülkelerinden endişenin hakim olduğu bir açıklama geldi. Açıklamada, AB ülkelerinin Ukrayna müzakerelerinde bulunmasının "adil bir barış için şart" olduğu ifade edildi



, ABD istihbaratı, İsrail'in İran'a saldırı hazırlığında olduğu bilgisini içeren rapor hazırladı. Raporda, eski ABD Başkanı Joe Biden'ın görev süresinin sonlarına doğru İsrail'in İran'a saldırma riskinin arttığı belirtildi.


ABD Başkanı, hem Putin hem de Zelenskiy ile yüz yüze görüşeceklerini kaydederek "Aslında onun (Putin'in) buraya gelmesini bekliyoruz, ben de oraya gideceğim ama muhtemelen Suudi Arabistan'da da bir araya geleceğiz. İlk kez Suudi Arabistan'da bir araya geleceğiz ve neler yapabileceğimize bakacağız. Bu savaşı sona erdirmek istiyoruz. İlk buluşma olarak muhtemelen Suudi Arabistan'da buluşacağız." ifadelerini kullandı.


Rus Senatör Aleksey Puşkov da Putin-Trump görüşmesinin dünya siyaset ve diplomasi tarihine geçeceğini kaydederek "Bu, ikili ilişkilerdeki dönüm noktası yönünde atılan ilk adım." ifadesini kullandı.

Kremlin bugün, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD Başkanı Donald Trump'ın 1,5 saat süren bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ve iki liderin temasları sürdürme kararı aldığını bildirmişti.


İtfaiye yetkililerine göre, içinde 2 pilotun bulunduğu E/A-18 G Growler tipi askeri uçak, yerel saatle 10.16 civarında Kuzey Adası Deniz Hava Üssü yakınlarında San Diego Körfezi'ne düştü.


Polonya Savunma Bakanı Kosiniak-Kamysz, Ukrayna'nın NATO'ya davet alacağını düşünmediğini söyledi. ABD Savunma Bakanı Hegseth'in Ukrayna'nın NATO üyeliğinin "gerçekçi olmadığı" yönündeki ifadelerini hatırlatan Kosiniak-Kamysz, "Bu açıklamanın ardından böyle bir davetin olacağını düşünmüyorum" dedi




ABD Savunma Bakanı Hegseth, NATO Savunma Bakanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, şunları kaydetmişti: "ABD, Ukrayna için NATO üyeliğinin müzakereyle ulaşılacak çözümden doğacak gerçekçi bir sonuç olduğuna inanmıyor. Bunun yerine herhangi bir güvenlik garantisi, yetenek sahibi Avrupalı ​​ve ​​olmayan birlikler tarafından desteklenmeli. Bu birlikler Ukrayna'ya barış gücü olarak konuşlandırılırsa, NATO dışı bir görevin parçası olarak 5. maddenin kapsamı dışında olmalılar."


Hamas, Trump'ın Gazze planına karşı küresel eylem çağrısında bulundu. Yapılan açıklamada, "Filistinli halkımızı topraklarından çıkarma planlarını reddetmek için dünyanın dört bir yanındaki şehirlerde ve meydanlarda dayanışma yürüyüşleri ve etkinlikleri düzenlemeye çağırıyoruz" denildi



Yabancı savaşçı' endişesi

Özel Temsilci, Suriye'deki geçici yönetimin, "ulusal bir ordu kurma çabaları da dahil olmak üzere varlığını sağlamlaştırmaya" devam ettiğini ancak sürecin ters gitme ihtimaline karşı ülke halkının, DEAŞ tehdidi devam ederken yeni silahlı kuvvetlerin üst düzey saflarına yabancı savaşçıların dahil edilmesi konusunda ciddi endişe duyduğunu dile getirdi.


BM'nin Türkiye üzerinden sınır ötesi yardım teslimatları için mevcut düzenlemeleri 6 ay daha sürdürmesi için Suriye'deki geçici hükümet yetkililerinin verdiği izni "memnuniyetle karşıladıklarını" ifade eden Msuya, ülkedeki durumun iyileşmesine paralel olarak artan geri dönüşlerle ilgili şunları söyledi: "Komşu ülkelerdeki 6 milyon Suriyeli mültecinin çoğu, geri dönüp dönmeme kararını tartıyor. Aralık ayından bu yana UNHCR (Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği), yaklaşık 270 bin kişinin geri döndüğünü tahmin ediyor. UNHCR tarafından geçen ay bir dizi komşu ülkede yapılan hızlı bir niyet anketine göre, mültecilerin dörtte birinden fazlası önümüzdeki yıl evlerine dönmeyi umuyor. Bu, geçen yılki benzer anketlere göre önemli bir artış."



Ahmet Eş Şara Economist Ropörtajı

Seçim neden gecikiyor?

Dün gece bir yol haritası çizerek özgür ve adil seçimler yapılana kadar geçici hükümetin başta kalacağını söylediniz. Seçimlerin ne zaman yapılmasını bekliyorsunuz?

Öncelikle son 14 yılda Suriye halkının neredeyse yarısının ülkeden ayrılıp başka ülkelere gittiğini görmeliyiz. Giden insanların çoğunun burayla hukuki bağı kalmadı. Devlet kayıtlarına girmeyen çok sayıda doğum ve ölüm var. Suriye vatandaşlığını bırakıp yeni vatandaşlık alanlar var. O günlerde eski rejimin varlığından dolayı bunu önemsemiyorlardı.

Ayrıca şu ana kadar Suriye devletinin kontrolüne alamadığı büyük bir alan var. Yüksek nüfuslu bu bölge SDG’nin kontrolünde. Üstelik 15 yıldır Suriye’de gerçek anlamda istatistik tutulmadı. Kimse Suriye nüfusunu, bunun ne kadarının genç erkeklerden oluştuğunu ve seçmen sayısını bilmiyor. Şu an birçok veriden yoksunuz. Dolayısıyla şu an yapılacak bir seçim doğru temellere oturamaz.

Özgür ve adil seçimlerin yapılabilmesi için Suriye’nin nüfus sayımına, yurtdışında yaşayan insanların geri dönmesine, elçilikler açmaya ve halkla kanuni ilişkisini yeniden tesis etmeye ihtiyacı var. Dahası ülke içinde yerinden edilen veya komşu ülkelerdeki kamplarda yaşayan birçok insan, mülteci komisyonları tarafından kaydedilmemiş durumda. Danıştığım uzmanlar bu süreci tamamlamanın en az üç dört yıl alacağını söylüyor.

Devlet başkanı da seçimle mi gelecek?

Elbette.

Farklı siyasi partiler katılabilecek mi?

Bu benim karar verebileceğim bir şey değil. Anayasa komitemiz anayasa taslağı üzerinde çalışıyor. Komitede son derece yetkin ve güvenilir uzmanlar var.

Peki Suriye gerçekten bir demokrasi olacak mı?

Bölgemizde demokrasinin farklı tanımları var. Demokrasi ülkeyi kimin yöneteceğine ve parlamentoda kendilerini kimin temsil edeceğine halkın karar vermesi anlamına geliyorsa evet. Suriye bu yönde ilerliyor.

Yeni anayasanın birkaç yıl alacağını söylediniz. Bu süreçte mahkemeler ve yargı medeni kanuna göre mi yoksa şeriata göre mi faaliyet gösterecek?

Öncelikle bir anayasal beyannameyle devletin kimliğini, biçimini, geleceğini ve benzer önemli meseleleri tanımlayan ilkeler ortaya konulacak. Ayrıca bir yargıtay olacak. Mahkemelerde devam eden 150 bin dava var. Çıkarılacak her yasa geçici parlamenter meclisin onayına sunularak kanunlaşacak. Anayasa mahkemesi olacak. Keyfi bir süreç olmayacak. Devlet başkanı da belli bir yasanın geçirilmesini isteme yetkisine sahip olmayacak.

Peki bu yasanın şeriat olması mümkün mü?

Orası uzmanlara kalmış. Onay verirlerse benim işim uygulamak. Onay vermezlerse de onlar ne karar verirse onu yürürlüğe koyacağım.

“Emek piyasası kadınlara açık”

Hükümetinizde kadınların anlamlı bir rolü olacak mı? Gerçek iktidardan uzak göstermelik roller dışındaki makamlardan bahsediyorum.

İslami düzende kadınların rolü zaten vardır. Muhafazakar İslami düzende kadınlara rol olmadığını söyleyen, İslam’ı doğru anlamamıştır. Elbette toplumun yarısı kadınlardan oluşuyor. Şu an üniversitelerde görev yapanların çoğu kadın. Emek piyasasında da çok sayıda kadın mevcut. Suriyeli kadınlar halihazırda çalışıyor ve bir kadın çalışmak istiyorsa emek piyasası ona açık olacak.

Beş gündür Suriye’deyim ve birçok kişiyle görüştüm. İş insanları başta olmak üzere çoğu insan hep aynı endişeyi dile getiriyor. İktidarı çok fazla merkezde topladığınızı, Suriye’yi de İdlib’i yönettiğiniz gibi yönetmeye kalktığınızı söylüyorlar. Bu haklı bir eleştiri mi?

Öncelikle İdlib’de Suriye’deki tüm toplulukların mensupları vardı. Yerinden edilmiş en çok Suriyelinin bulunduğu yerdi. İlk aşamada devletin çökmesini önlemek için İdlib’deki geniş ekibimizle çalıştık. Ben sadece askeri güçle buraya gelmedim. Hijyen, eğitim, sağlık, spor ve diğer alanlarda çalışan insanları içeren sivil bir güç olarak geldim.Üç ay sonra daha fazla çeşitlilik içeren bir hükümet olacak.

Bu çok yakın bir tarih. Mart başında başlıyor. O zamana kadar hükümetiniz genişleyecek mi?

Evet, bir ay sonra böyle olacak.

Kürtlere bölge verilecek mi?

Kuzeydoğudaki Kürt bölgesi hakkında ne düşünüyorsunuz? SDG ile görüşmeler durmuş gibi. Kürtlerin istediği federal sisteme izin verecek misiniz? Çatışma ve yeni bir iç savaş riski var mı?

Öncelikle Suriye’de federal sistem halktan kabul gören bir şey değil. Gelecekte de böyle bir sistemin Suriye’nin yararına olacağını sanmıyorum çünkü topluluklarımız federe yapıyı uygulamaya alışkın değil. İsmi federasyon olsa da insanlar bunu tam bağımsızlık gibi görecektir. Üstelik bölgede SDG yönetimini kabul etmeyen bir Arap çoğunluk var. Kuzeydoğudaki bazı yabancı hizipler ise Türkiye ile uzun zamandır çatışma halinde ve Suriye’nin komşularına zarar veren bir platforma dönüşmeyeceği konusunda bütün devletlere güvence verdik. Böyle bir sözümüz var. Dahası, Türkiye Kuzeydoğu Suriye’deki PKK varlığından son derece endişeli. Burada kapsamlı bir operasyona hazırlanıyordu ama müzakerelere imkan tanımaları için beklemelerini rica ettik. Ayrıca buradaki Arap unsurlardan da kamuoyu baskısı var. Bölgedeki SDG hakimiyetinin devrilmesini ve Suriye devletine katılmayı istiyorlar.

SDG de federal sisteme yönelik çağrı yapmadı çünkü şu an Suriye’de bunun mümkün olmadığını biliyor. Bilakis devlete katılmaya ve ordularını devlete entegre etmeye hazır olduklarını açıkladılar. Ama prensipte anlaşsak da detaylar henüz görüşülüyor. Anlaşma için biraz daha zamana ihtiyaç var.

Anlaşma olacak mı? Sadece detaylar mı kaldı?

Hemen o kadar iyimser olmayalım. Müzakere sürecine giriyoruz ve umarım meseleleri hiçbir hasara yol açılmadan barışçıl şekilde çözeceğiz.

Trump yönetiminin Suriye’deki askerlerini çekeceği yönünde haberler geliyor. Bu sizin için olumlu bir gelişme sayılabilir mi?

Yeni Suriye devletini düşündüğümüzde hiçbir yasadışı askeri varlığın sürmemesi gerektiğine inanıyorum. Egemen bir devlette başka ülkenin askerleri ancak belli anlaşmalar uyarınca bulunabilmeli ve bizimle ABD arasında böyle bir anlaşma yok. Şu an Rus askeri varlığını da değerlendiriyoruz. Onlarla anlaşıp anlaşmayacağımız belli değil. Ama her halükarda her askeri varlık ev sahibi ülkenin rızasına bağlı olmalı. 

Savaş ağası mı, ulus kurucu mu?

The Economist, Ahmed El Şara röportajıyla birlikte bir de makale yayınladı “Savaş ağası mı, cihatçı mı, ulus kurucu mu?” alt başlığıyla verilen makalenin bazı bölümleri şöyle:

Konuşurken etrafında çoğunlukla İdlib emirliğinden gelen küçük bir danışman grubu vardı. Bunun dışında, Beyaz Saray’ın altı katı büyüklüğündeki mağara gibi saray boştu.

El Şara başkanlığını ilan ettiğinde, isyancı liderlerin önünde dururken askeri kıyafetler giymişti. Ertesi akşam ise siyah takım elbiseli ve yeşil kravatlı bir sivil olarak Suriyelilere seslendi. The Economist içinse hipster bir görünüm seçti: Boyuna kadar düğmeli siyah bir gömlek üzerine krem rengi rahat bir ceket ve ince bir pantolon. Belli ki imajıyla uğraşıyor. Kıyafetinden üç kez bahsetti.

El Şara kadar kendi tabanını oluşturan cihatçıların aşırılıklarını engellemek için de mücadele ediyor. Bugüne kadar bir katliam önlendi. Ancak enformasyon bakanlığı yabancı gazetecilerin Alevilere yönelik intikam cinayetlerinin arttığı kıyı illerine ve Humus’a erişimini kısıtladı.

Verdiği sözleri gerçekten yerine getirmeye niyetli olup olmadığı ya da en azından bunu deneyip denemediği sorusu.

Esadlar döneminde Suriye’de seri olarak üretilen bir amfetamin olan captagon ihracatını durdurma ve yabancı savaşçıları hükümetin kontrolü altına alma sözü vererek Suriye’nin bölgesel konumunu iyileştirmeye çalıştı. Suriye’nin kuzeydoğudaki Kürt yönetimini destekleyen PKK için bir üs olmayacağı konusunda Türkiye’ye “söz verdiğini” de söyledi.

Şimdilik Şara yönetimindeki Suriye, 2011’deki Arap baharından bu yana en sakin dönemini yaşıyor. Ülke yarım asırlık totaliter yönetimin ardından daha özgürce nefes alıyor. Ancak yeni cumhurbaşkanının kapsayıcı olduğunu, cihatçı dünya görüşünün geride kaldığını ve Suriye’nin yeni bir başlangıç için en iyi umudu olduğunu kanıtlaması için önünde uzun bir yol var.



Oksijen



İngiltere Savunma Bakanı John Healey, Avrupa'nın Ukrayna'ya verdiği desteği artırarak, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i "müzakere masasına oturmaya zorlayacağını" belirtti. Bakan Healey, Belçika'nın başkenti Brüksel'de yapılan Ukrayna Savunma Temas Grubu toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi.



Google, ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesiyle beraber hakkındaki tartışmaların arttığı bazı 'özel ay ve günleri' takvim uygulamasından çıkardı. Google, 'Siyahi Amerikalıların Tarihini Anma Ayı', 'Ulusal Hispanik Mirası Ayı', 'Ulusal Amerikan Yerlisi Mirası Ayı' ve 'Onur Ayı' ve 'Holokost'u Anma Günü' gibi bazı 'özel ay ve günleri' takvim uygulamasından kaldırdı.



Kanada’nın ABD’ye gerçekleştirdiği 2,2 milyar dolar değerindeki çelik ve alüminyum ihracatının ABD ekonomisine doğrudan katkı sağladığını ve ABD’nin 2018’de gümrük vergisini artırma kararının 75 bin ABD’linin işlerini kaybetmesine neden olduğunu vurgulayan Trudeau, "Bu nedenle, elimize geçen her fırsatta bu gerçekleri dile getirmeye ve hem ABD’lileri hem de Kanadalıları kötü etkileyecek bu politikanın daha ileriye taşınmasını engellemek için elimizden gelen her şeyi yapacağız" dedi.


ABD'de Demokrat Partili Temsilciler Meclisi Üyesi Grace Meng, SpaceX'in sahibi ve Hükümet Verimliliği Departmanı'nın (DOGE) başındaki milyarder Elon Musk'ın, ABD Havacılık ve Uzay Ajansı'na (NASA) erişiminin engellenmesi çağrısı yaptı. Meng, NASA'ya vekaleten başkanlık yapan Janet Petro'ya, Musk ve DOGE ekiplerinin bu kuruma erişimine ilişkin mektup gönderdi.

"Milyarlarca dolarlık çıkar çatışmasına yol açabilir"

Mektupta Musk'ın, 20 Ocak'tan bu yana birçok hükümet kurumu ve ofisine "neredeyse serbest erişimi" olduğunu belirten Meng, ABD'li milyarderin NASA'ya erişiminin "milyarlarca dolarlık çıkar çatışmasına yol açabileceğini" savundu. Meng, bu çıkar çatışmasının, seçmenlerin Washington'da olmasından korktuğu yolsuzluğa ve hükümet ile sanayi arasında yakınlaşmaya yol açabileceğini ifade etti.


İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, Hamas'ın Gazze'deki tüm İsrailli esirleri serbest bırakmaması halinde saldırılara başlayacaklarını yineleyerek, "Yeni Gazze savaşı ateşkes öncesinden farklı bir şiddette olacak" tehdidinde bulundu



NATO üyeliği yerine güvenlik garantisi

Hegseth, "ABD, Ukrayna için NATO üyeliğinin müzakereyle ulaşılacak çözümden doğacak gerçekçi bir sonuç olduğuna inanmıyor. Bunun yerine herhangi bir güvenlik garantisi, yetenek sahibi Avrupalı ​​ve ​​olmayan birlikler tarafından desteklenmeli. Bu birlikler Ukrayna'ya barış gücü olarak konuşlandırılırsa, NATO dışı bir görevin parçası olarak, 5. maddenin kapsamı dışında olmalılar." dedi.


5. Madde, bir NATO Müttefikinin silahlı saldırıya uğraması halinde, İttifakın her bir üyesinin bu şiddet eylemini bütün üyelere karşı yapılmış bir silahlı saldırı olarak değerlendireceğini ve saldırıya uğrayan Müttefike yardım etmek için gerekli gördüğü eylemleri yapacağını hükme bağlamaktadır.


Yüzde 5'lik hedef

Bunun için Avrupa'nın savunma harcamalarını artırması gerektiğini vurgulayan Hegseth, "(Gayrisafi Yurt İçi Hasıladan) Yüzde 2'lik pay yeterli değildir. Başkan Trump yüzde 5 çağrısında bulundu ve ben de katılıyorum" dedi. Hegseth, bu anlamda halihazırda yüzde 5'lik katkıda bulunan Polonya'nın "Avrupa için bir örnek" olduğunu söyledi.



Ulusal basına göre Brezilya, ABD'nin en büyük ikinci çelik tedarikçisi olarak biliniyor.Brezilya'nın Kurumsal İlişkilerden Sorumlu Bakanı Alexandre Padilha, Trump'ın çelik ve alüminyum ithalatına getirdiği yüzde 25 oranındaki gümrük vergisine ilişkin, "Eğer Brezilya ürünlerini vergilendirirseniz, Brezilya da ABD'den ihraç edilen ürünleri vergilendirerek karşılık verecektir" dedi



Londra merkezli Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) tarafından küresel askeri yeteneklerin ve savunma ekonomisinin yıllık değerlendirmesini içeren "Askeri Denge 2025" kitabı, 14-16 Şubat'ta düzenlenecek Münih Güvenlik Konferansı (MSC 2025) öncesi Londra'da basın toplantısıyla tanıtıldı. IISS'nin raporunda, küresel askeri harcamaların 2024'te bir önceki yıla göre reel olarak yüzde 7,4 artarak 2,46 trilyon dolara yükseldiği belirtildi.

Sahra altı bölgeler hariç oran büyüdü

Raporda, "Küresel askeri harcamalarda reel olarak büyüme 2023'te yüzde 6,5 iken, 2024'te yüzde 7,4'e yükseldi. 2022'de ise bu oran yüzde 3,5 idi. Sahra Altı Afrika hariç tüm bölgelerde askeri harcamalar 2024'te reel olarak büyüdü" bilgisi verildi.

Raporda, bu harcamaların küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'ya (GSYH) oranının geçen yıl yüzde 1,94'e yükseldiği, 2022'de ortalama yüzde 1,59 ve 2023'te yüzde 1,80 olarak kayıtlara geçtiği kaydedildi.

Rusya'nın toplam askeri harcamalarının reel olarak yüzde 41,9 artarak 145,9 milyar dolara ulaştığı bildirilen raporda, geçen yıl Rusya'nın askeri harcamalarının, satın alma gücü paritesine göre 462 milyar dolara denk geldiği belirtildi.



PESKOV

'AB ile yakınlaşma, Ermenistan'ın egemen hakkı'

Peskov, Ermenistan'ın Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecini başlatmaya yönelik adımlarını değerlendirerek, "Bu, Ermenistan'ın egemen hakkı. Ancak Ermenilerin, bunun karşılıklı istek olup olmadığını, Avrupalıların buna nasıl baktığını anlaması lazım." dedi.

'Tutuklu takası güveni artırabilir'

Rusya'da tutuklu bulunan ABD vatandaşı Marc Fogel'in serbest bırakıldığını teyit eden Peskov, iki ülke arasındaki ilgili kurumlar arasında temasların gerçekleştiğine dikkati çekti. Peskov, "Bu temasların sonucu Fogel ve ABD'de cezaevinde bulunan bir Rus vatandaşı serbest bırakıldı" diye konuştu. Söz konusu Rus vatandaşının ilerleyen günlerde Rusya'ya döneceğini kaydeden Peskov, "Bu vatandaşın ismi Rusya'ya getirildikten sonra açıklanacak" ifadesini kullandı.


Peskov, "Ukrayna birlikleri Kursk'tan kovulacak, orada kalırsa da yok edilecek" ifadesini kullandı.


Hamas, Trump'ın Gazze planına karşı küresel eylem çağrısında bulundu. Yapılan açıklamada, "Filistinli halkımızı topraklarından çıkarma planlarını reddetmek için dünyanın dört bir yanındaki şehirlerde ve meydanlarda dayanışma yürüyüşleri ve etkinlikleri düzenlemeye çağırıyoruz" denildi



TRUMP PUTİN YAKINLAŞMASI AB' Yİ NEREYE SÜRÜKLEYECEK ?


ÇİN- AB YAKINLAŞMASI NE OLUR ?


Çin'de evlilikler 2023 yılında 7,7 milyon iken geçen yıl 6,1 milyona düştü. Bu rakam 2013 yılında kaydedilen sayının yarısından daha az ve kayıtların tutulmaya başlandığı 1986 yılından bu yana en düşük rakam oldu.

Veriler ayrıca 2024 yılında 2,6 milyon çiftin boşanma davası açtığını ve bu rakamın bir önceki yıla göre yüzde 1,1 oranında arttığını da gözler önüne seriyor. Çin, onlarca yıldır tek çocuk politikası da dahil olmak üzere çocuk doğumuna sıkı kısıtlamalar getirdi. Ancak şimdi Çin, ülkenin ekonomik geleceğini tehdit eden azalan ve yaşlanan bir nüfusla karşı karşıya olduğundan, hükümet insanların daha fazla çocuk sahibi olmasını istiyor. Bu çabanın büyük bir kısmı evliliği teşvik etmeye yönelik politikalar geliştirilmesi yönünde. Ancak onlarca yıldır devam eden kısıtlamalar, yaşlı nüfus nedeniyle evlenme çağına gelmiş daha az insanın olması ve evlenme çağına gelmiş olanların da evlilik ya da çocuk sahibi olmakla ilgilenmemesi Pekin için "büyük bir sorun" teşkil ediyor. 

Yüksek genç işsizliği, yaşam, eğitim ve çocuk bakımı maliyetlerinin hızla artması ve geleneksel toplumsal cinsiyet rollerine karşı duyulan tepki, hükümetin politika revizyonlarına karşı en büyük direnci temsil ediyor.


Fransa'da geçen yıl doğum sayılarında bir önceki yıla göre yüzde 2,2 düşüş yaşandı. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en düşük doğum oranının kayıtlara geçtiği ülkede, doğurganlık hızı da yüzde 1,62 ile 1919'dan bu yana en düşük seviyede gerçekleşti



ABD'nin ithalatının ülkelere göre dağılımına bakıldığında, 510 milyar dolarla Meksika'nın ilk sırada yer aldığı görüldü. Bu ülkeyi 462,7 milyar dolarla Çin, 422,2 milyar dolarla Kanada takip etti. Bu dönemde yıllık bazda Meksika ve Çin'den yapılan ithalat sırasıyla yüzde 6 ve yüzde 3 artış kaydederken, Kanada'dan yapılan dış alım ise yüzde 2 azaldı.


Çin'den elektrikli makine ve ekipmanları alındı

ABD, küresel ticarette en büyük rakibi olarak gördüğü ve birçok kez "ticaret savaşlarına" girdiği Çin'den geçen yıl 462,7 milyar dolarlık ithalat yaptı. Çin'den yapılan en fazla dış alım kalemini 127,1 milyar dolarla elektrikli makine ve ekipmanlar oluşturdu. Bu sektörü, 85,1 milyar dolarla motorlu taşıtlar ve yedek parçaları, 32 milyar dolarla oyuncaklar, spor malzemeleri ve aksesuarlar izledi.

( LİTYUM ) ! İYON PİLLER !

Öte yandan, değer bazında en fazla ithalat artışı 1,8 milyar dolarla medikal ürünler gerçekleşirken, bunu 1,6 milyar dolarla motorlu taşıtlar ve yedek parçaları izledi.

İthalatın en çok düştüğü kalemler ise 1,3 milyar dolarla oyuncaklar, spor malzemeleri ve aksesuarları, 760 milyon dolarla makine ve ekipman ile 254 milyon dolar demiryolu ve tramvay araçları ile hat donanımları oldu.


Raporda, Moskova'nın Grönland ve Faroe Adaları'nı Avrupa'daki bir çatışmaya dahil etmeyeceği bunun ise Rusya'nın bölgedeki stratejik çıkarının Avrupa'dan çok ABD ile olan ilişkisiyle bağlantılı olduğu anlamına geldiği ifade edildi.


Danimarka Savunma İstihbarat Servisi (FE), Ukrayna'daki savaşın sona ermesi veya donması ve NATO'nun da bu süreçte yeterli seviyede silahlanamaması halinde Rusya'nın beş yıl içinde Avrupa'da büyük çaplı bir savaşa girişebileceği uyarısında bulundu.


ABD medyasında, Bessent'in Ukrayna lideriyle yaptırımlar, nadir toprak mineralleri ve ABD fonlarının nereye gittiği konularını görüşmesinin beklendiği kaydedildi.

Öte yandan, Başkan Yardımcısı JD Vance'in sözcüsü Fox News'e, Vance'in de 14 Şubat'ta Almanya'da başlayacak Münih Güvenlik Konferansı programı kapsamında Zelenskiy ile görüşeceği bilgisini teyit etti.


Kral Abdullah, "Mısırlıların görüşlerini ortaya koymalarını bekleyelim" değerlendirmesini yapmıştı.


"Mısır ve Arap ülkelerinin bir planı olduğunu aklımızda tutmamız gerekiyor. (Suudi Arabistan Veliaht Prensi) Muhammed bin Selman tarafından Riyad'daki görüşmelere davet ediliyoruz. Bence asıl mesele, bunun herkes için iyi olacak şekilde nasıl yürütülebileceğidir" diye konuşan konuşan Ürdün Kralı, bu süreci hem ABD hem Ürdün hem de diğer bölge ülkeleri lehine sonuçlandırmak istediklerini kaydetmişti.


ABD'nin Gazze'yi satın alıp almayacağına ilişkin değerlendirmeler yapan Trump, "Orada satın alınacak bir şey yok. Orayı devralacağız ve elimizde tutacağız. Eninde sonunda Orta Doğu'daki insanlar için pek çok iş imkanı yaratacak bu projeyi hayata geçireceğiz. Burası bence bir elmas olabilir." ifadelerini kullandı.Gazze'yi devraldıktan ve inşa ettikten sonra buranın nasıl değerlendirileceği konusunda ise Trump, "Burayı çok düzgün bir şekilde işleteceğiz. Çok büyük ölçekte, belki de bu alandaki en büyük ölçekte bir ekonomik kalkınmaya sahip olacak. Orada oteller, ofis binaları, konutlar ve diğer şeyler de dahil olmak üzere pek çok iyi şey inşa edeceğiz" şeklinde konuştu.



AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Marta Kos, Rusya ile savaşın başladığı 24 Şubat 2022'den bugüne birlik ve üye ülkeler tarafından Ukrayna'ya yapılan yardımların 143 milyar euroyu aştığını açıkladı



ABD Başkanı Trump'ın göç politikasını sert şekilde eleştiren Papa Franciscus, "Katolik Kilisesi'nin tüm inananlarına ve iyi niyetli tüm erkek ve kadınlara, göçmen ve mülteci kardeşlerimize ayrımcılık yapan ve onlara gereksiz acılar çektiren söylemlere boyun eğmemeleri çağrısında bulunuyorum" dedi



Aralarında Episkopal Kilisesi ve Reform Yahudiliği Birliği'nden Menonitler ve Üniteryen Evrenselcilere kadar milyonlarca Amerikalıyı temsil eden 27 Hristiyan ve Yahudi grubu, Trump yönetiminin, göçmenlik kolluk kuvvetlerine ibadethanelerde tutuklama yapma konusunda daha fazla hareket alanı tanıyan hamlesine karşı federal mahkemede dava açtı.


Trump Ukrayna'dan ne istediğini açıkladı: Yardımlarımıza karşılık 500 milyar dolarlık nadir toprak elementi

ABD Başkanı Donald Trump, Ukrayna'ya yaptıkları yardımların karşılığında 500 milyar dolar değerinde nadir toprak elementi istediğini belirtti


F-35'lerin maliyet hesaplarını şişiren Lockheed Martin Pentagona yaklaşık 30 milyon dolar ödeyecek

ABD ordusunun son teknoloji ürünü hayalet savaş uçağı F-35'in üreticisi Lockheed Martin Corporation (LMC), uçağın üretimi ve bakımı için Savunma Bakanlığı'ndan (Pentagon) fazla ücret aldığı iddialarını çözmek amacıyla yaklaşık 30 milyon dolar ödemeyi kabul etti

 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör
18

Beyaz Saray: Rusya 50 gün içinde anlaşmaya varmazsa ağır yaptırımlarla karşı karşıya kalacak Beyaz Saray Sözcüsü Leavitt, Başkan Trump’ın...

 
 
 
17

Savaşları bitireceğim' demişti: Trump'ın ilk 5 ayındaki saldırı sayısı, Biden'ın 4 yılını geçti ABD Başkanı Trump, ikinci döneminde...

 
 
 

Comments


©2023 copyright by MD all rights reserved

bottom of page