5 Şubat
- mutlunecmettin
- 5 Şub
- 10 dakikada okunur
Trump'tan ABD'ye kaçak giren suçlu göçmenlerin Guantanamo'da tutulması talimatı
ABD Başkanı Donald Trump, ülkeye kaçak giren "suçlu göçmenlerin" gözetim altında tutulması için Guantanamo Körfezi'nde 30 bin kişinin kalacağı tesisin hazırlanması talimatını verdi
ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Beyaz Saray’da düzenledikleri ortak basın toplantısında Trump, Gazzelilerin başka ülkelere yerleştirilebileceğini söyledi. İnsani niyetlere sahip diğer ülkelerin Gazzelilere kapılarını açabileceğini söyleyen Trump, "Bu, büyük zenginliğe sahip komşu ülkeler tarafından ödenebilir. Bir, iki, üç, dört, beş, yedi, sekiz, on iki olabilir. Çok sayıda yerleşim bölgesi olabilir veya tek bir büyük bölge olabilir" ifadelerini kullandı. Gazzelilerin bu sayede barış ve huzur içinde yaşayabileceğini savunan Trump, "Filistinlilerin Gazze’ye geri dönmek istemesinin nedeni, bir alternatiflerinin olmaması" iddiasını yineledi.
ABD’nin Gazze Şeridi’ni devralacağını ve bölgeyi yeniden yapılandıracaklarını vurgulayan Trump, "Buranın sahibi olacağız ve sahadaki tüm tehlikeli patlamamış bombaların ve diğer silahların sökülmesinden, sahanın düzleştirilmesinden ve yıkılmış binalardan kurtulmasından, bölge halkı için sınırsız sayıda iş ve konut sağlayacak bir ekonomik kalkınma sağlanmasından sorumlu olacağız" ifadelerini kullandı.
Trump'ın açıklamalarını uluslararası medya kuruluşları manşetlerine taşıdı.
FT: ABD politikasını altüst edecek
Financial Times, Trump'ın Gazze önerisinin onlarca yıllık ABD politikasını altüst edeceğini ve Arap dünyasında öfkeye yol açacağını yazdı.
CNN: Tarihteki en uç fikir
CNN International Trump'ın açıklamalarının ABD'nin Ortadoğu barış inşası tarihindeki en uçuk fikir olduğunu yazdı. CNN'e göre dünyanın en güçlü demokrasisinin lideri böyle bir zorunlu yer değiştirmeye öncülük ederse, geçmişteki tiranların suçlarını tekrarlamış ve kitlesel etnik temizlik programları için bir bahane yaratmış olacak.
The Atlantic: En olasılık dışı müdahale
The Atlantic 'Gazze için çılgın plan' başlıklı haberinde "Başkan Donald Trump, 20 yıl önce Irak'ın işgalinden bu yana ABD'nin dış politikaya yönelik en çılgın ve en olasılık dışı müdahalesini önerdi" ifadelerini kullandı ve söz konusu planın bölgeyi daha da istikrarsızlaştıracağını vurguladı. The Atlantic'e göre, Trump'ın Gazze planı uygulanırsa, bu hem Gazze'ye hem de Batı Şeria'ya İsrail'in kalıcı olarak yayılmasını arzulayan İsrail'in aşırı sağ üyeleri için dikkate değer bir zafer olacaktır.
Sky News: Trump cehaleti
SKY News'e göre Trump'ın Gazze çözümü tarih konusundaki cehaletini ortaya koyuyor ve bu durum çatışmayı daha da kötüleştirebilir. Söz konusu teklifin Ortadoğu'nun tarihi ve gelenekleri konusunda bilgisi olmayan bir adam için gayet mantıklı göründüğünü belirten yazar Dominik Waghorn Filistinlilerin neden bir enkaza dönüşse bile evlerini terk etmeyeceklerini anlattı;
Gazze'ye gitmiş olan herhangi birine sorun. Filistinliler Gazze'yi evleri olarak görüyorlar. Mirasları ve orada bulunma tarihleriyle son derece gurur duyuyorlar. Daha da önemlisi, Filistinlilerin evlerini terk edip bir daha asla geri dönmemeleri yönünde teşvik edildiği uzun ve karanlık bir tarih var. Gazze'deki 'mülteci kamplarında' yaşayanların çoğu, Nakba olarak adlandırılan felaketin kurbanlarının torunlarıdır. Filistinliler İsraillilerin haksız yere kendilerinden aldığı topraklara geri dönmelerine izin verilmesini istiyorlar. Başka bir kitlesel yerinden edilmeye rıza göstermenin, atalarının geri dönüş haklarına ihanet olacağına inanıyorlar."
BBC: Sarsıcı bir teklif
BBC Diplomasi Muhabiri Paul Adams Trump'ın açıklamalarına ilişkin analizinde söz konusu teklifin Gazze için sarsıcı olduğunu vurguladı ve şu ifadeleri kullandı:
"ABD'nin sahip olduğu ve aralarında Filistinlilerin de bulunduğu "tüm dünyadan temsilcilerin" yaşayacağı Gazze vizyonu gerçekten tuhaf.Bu baş döndürücü bir durum. Trump'ın, ABD'nin hangi uluslararası yetkiye dayanarak bunu yapacağını söylememesi de dikkat çekiciydi. İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da yaşayan Filistinliler, Trump'ın kendileri için planlarını merak edecektir.Trump, Batı Şeria'nın bazı kısımlarının İsrail tarafından ilhak edilmesi konusunda henüz kararını vermediğini fakat "önümüzdeki dört hafta içinde" bir açıklama yapacağını söyledi.Peki bu açıklamaları ne kadar ciddiye almak lazım? Söz konusu Trump olduğunda söylemesi zor.Fakat ilk döneminde ABD'nin Orta Doğu politikasını baş aşağı etmişti. Şimdi de aynısını yapmaya hazırlanıyor gibi gözüküyor."
ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saray’da gerçekleştirdikleri görüşme sonrasında ortak basın toplantısı düzenledi. Kendisinin ilk başkanlığı döneminde Netanyahu ile başarılı bir ortaklık kurduklarını belirten Trump, Joe Biden döneminin ise başarılı olmadığını söyledi. Önceki 4 yılda kendisinin başkan olması halinde Orta Doğu ve dünyadaki birçok çatışma ve savaşın yaşanmayacağını söyleyen Trump, ekibiyle tüm mevcut sorunları çözeceklerini vurguladı.
Trump'tan Gazzelileri başka ülkelere yerleştirme önerisi
Görüşme öncesi mesajlarında Gazzelilerin başka ülkelere yerleştirilebileceğini ifade eden Trump, benzer görüşleri tekrarlayarak Gazze’de yaşayanları "şanssız" olarak niteledi. İnsani niyetlere sahip diğer ülkelerin Gazzelilere kapılarını açabileceğini söyleyen Trump, "Bu, büyük zenginliğe sahip komşu ülkeler tarafından ödenebilir. Bir, iki, üç, dört, beş, yedi, sekiz, on iki olabilir. Çok sayıda yerleşim bölgesi olabilir veya tek bir büyük bölge olabilir" ifadelerini kullandı. Gazzelilerin bu sayede barış ve huzur içinde yaşayabileceğini savunan Trump, "Filistinlilerin Gazze’ye geri dönmek istemesinin nedeni, bir alternatiflerinin olmaması" iddiasını yineledi.
'Patlamamış bomba ve silahların sökülmesinden sorumlu olacağız'
Gazze’nin an itibariyle bir "yıkım sahası" olduğunu ve büyük tehlike barındırdığını belirten Trump, "ABD’nin Gazze Şeridi’ni devralacağını" söyledi. Bölgeyi yeniden yapılandıracaklarını vurgulayan Trump, "Buranın sahibi olacağız ve sahadaki tüm tehlikeli patlamamış bombaların ve diğer silahların sökülmesinden, sahanın düzleştirilmesinden ve yıkılmış binalardan kurtulmasından, bölge halkı için sınırsız sayıda iş ve konut sağlayacak bir ekonomik kalkınma sağlanmasından sorumlu olacağız" ifadelerini kullandı.
'Uzun vadeli bir sahiplik pozisyonu görüyorum'
Gazze’de aynı şeylerin yaşanmasına izin vermeyeceğini belirten Trump, "Geri dönemem. Geri dönersen, yüz yıldır olduğu gibi aynı şekilde sonlanacak" dedi. ABD askerlerinin Gazze’ye gönderilebileceğinin sinyalini veren Trump, "Gazze söz konusu olduğunda, gerekeni yapacağız. (Gazze'yi) devralacağız, geliştireceğiz, binlerce ve binlerce iş oluşturacağız ve bu, tüm Orta Doğu’nun gurur duyabileceği bir şey olacak" ifadelerini kullandı. Trump, "Uzun vadeli bir sahiplik pozisyonu görüyorum. Ve bunun Orta Doğu’nun o kısmına ve belki de tüm Orta Doğu’ya büyük bir istikrar getireceğini düşünüyorum" diye konuştu.
Yeniden inşa edildikten sonra Gazze’de kimin yaşayacağı şeklindeki soruya da yanıt veren Trump, "Dünya insanlarının orada yaşayacağını öngörüyorum. Dünyanın her yerinden temsilciler, Filistinliler de dahil" dedi.
'İsrail ve Gazze’yi ziyaret edeceğim'
Trump ateşkes anlaşmasının ne kadar süreceğine ilişkin kesin bir şey söyleyemeyeceğini belirterek, "Ateşkesin akan kanı ve ölümleri sonsuza dek sona erdirebilecek daha büyük ve kalıcı bir barışın başlangıcı olabileceği konusunda umutluyum" diye konuştu. İsrail’i çok sevdiğini ve ziyaret etmek istediğini belirten Trump, "Gazze’yi ziyaret edeceğim, Suudi Arabistan’ı ziyaret edeceğim ve Orta Doğu’daki diğer yerleri de ziyaret edeceğim" dedi.
Netanyahu Trump’a övgüler yağdırdı
Hamas karşısındaki hedeflerinin değişmediğini yineleyen Netanyahu ise, "Tüm rehineleri kurtarmak ve Gazze’nin İsrail için asla bir tehdit oluşturmamasını sağlamak gibi tüm savaş hedeflerimize ulaşmayı istiyorum" ifadelerini kullandı.
Trump’a övgüler yağdıran Netanyahu, "Sadece birlikte çalışarak savaşı kazanmayacağız, liderliğinizle barışı da kazanacağız" dedi.
Trump’ın vizyonu ve farklı fikirlere açık olmasının İsrail’in hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacağını ifade eden Netanyahu, Trump hakkında "Konuya giriyorsunuz. Başkalarının görmeyi reddettiği şeyleri görüyorsunuz. Başkalarının söylemeyi reddettiği şeyleri söylüyorsunuz. Ve sonra insanlar kafalarını kaşıyor ve ’Biliyorsun, o haklı’ diyorlar" ifadelerini kullandı.
Trump’ı İsrail’in Beyaz Saray’da sahip olduğu "en büyük dost" olarak niteleyen Netanyahu, "Bölgemiz için parlak bir gelecek kuracak, büyük ittifakımızı daha da yükseklere taşıyacağız" dedi.
Rubio Trump'ın kampanya sloganıyla duyurdu
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Trump'ın duyurusunu X hesabından kampanya sloganı "MAGA"ya atıfla paylaştı. Rubio şunu yazdı:
"Gazze, Hamas'tan kurtulmalı. Başkan'ın bugün açıkladığı gibi ABD liderlik etmek ve Gazze'yi Yeniden Güzel Yapmak için hazır. Amacımız bölgedeki herkes için kalıcı barış".
Uluslararası Kriz Grubu'ndan kıdemli analist Mairav Zonszein, Netanyahu'nun siyasi konumunun Trump'la son görüşmesinden bu yana önemli ölçüde zayıfladığına dikkati çekti.
Netanyahu'nun ABD'ye, İsrail'deki popülaritesini büyük ölçüde kaybettikten sonra "daha zayıf bir lider" olarak geldiğini belirten Zonszein, "Hamas'ı yok etme sözü veren Netanyahu'nun Trump tarafından hedeflerine ulaşamadan bir ateşkes anlaşmasına zorlandığını görüyoruz" dedi.
Zonszein, bugün Netanyahu ve Trump arasında yapılacak görüşmenin kritik bir zamanda yapıldığını vurgulayarak, "Netanyahu'nun yerine getiremeyeceği vaatlerde bulunarak kırılgan koalisyonunu bir arada tutmaya çalışması Trump ile görüşmelerinde gerginlik yaratabilir" ifadesini kullandı.
Trump'ın "Gazze konusunu bitirip diğer konulara yönelmek istediğini" belirten Zonszein, bu düzeyde gerginliklerin mümkün olduğunu ve ikilinin Gazze, İran ve diğer konularda nasıl ilerleyecekleri konusunda farklı fikirlere sahip olduklarını söyledi.
Zonszein ayrıca, Netanyahu'nun "Trump'ın önceliklerine mümkün olduğunca uyum sağlamaya çalışacağını" düşündüğünü ekledi.
"Görüşme gergin geçebilir" vurgusu
Siyaset bilimci ve eski İsrail askeri Ahron Bregman, görüşmenin dışarıdan "dostane ancak perde arkasında gergin" geçeceğini beklediğini aktardı.
Washington'daki görüşmede "bol bol gülümseme ve el sıkışma" görüleceğini ancak perde arkasının "acımasız" olacağını dile getiren Bregman, "Netanyahu Biden'a asla güvenmedi ama Trump'a karşı temkinli çünkü başkan öngörülemez biri. Aynı fikirde değiller. Netanyahu Gazze'deki saldırıların devam etmesini isterken Trump Suudi Arabistan'la bir anlaşma istiyor. Suudilerle anlaşmak için Trump'ın Gazze'deki saldırıları bitirmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
İsrail, Gazze'deki saldırılarına devam edecek mi?
Uzmanlar, Trump'ın Netanyahu'ya ateşkes sürecini ilerletmesi için ağır baskı uygulayacağını, bunun da daha fazla İsrailli esirin serbest bırakılmasına, İsrail ordusunun Gazze'den çekilmesine ve saldırıların sona ermesine yol açacağını düşünüyor.
Trump'ın Gazze'deki saldırıları geride bırakıp "İsrail-Suudi Arabistan normalleşmesi" de dahil olmak üzere diğer bölgesel ve iç meselelere odaklanmaya istekli olduğunu yineleyen kıdemli analist Zonszein, "Trump ateşkes anlaşmasının arkasına çok fazla siyasi sermaye koydu, bu yüzden açıkça bunun gerçekleşmesini istiyor" dedi.
Zonszein, Trump'ın Filistinlilerin Gazze'nin dışına gönderilmesi gibi tartışmalı fikirler de önerdiğine ve bunun İsrail'deki aşırı sağın hedefleriyle örtüştüğüne dikkati çekerek, "Yani Trump'ın istediği saldırıları sona erdirmek ve Hamas'ı iktidardan uzaklaştırmak" ifadelerini kullandı.
"Eğer Hamas'ı Gazze'de iktidardan uzaklaştırmanın bir yolu varsa ki bence bu pek gerçekçi değil, Netanyahu bu durumu kabul edebilir" ifadelerini kullanan Zonszein, Netanyahu'nun Trump'ın baskısına rağmen aktif olarak ateşkese karşı çıktığını çünkü siyasetteki yerini kaybetmemesinin Gazze'deki saldırıların devam etmesine bağlı olduğunu söyledi.
Zonszein, "Asıl soru, Trump'ın onu ne kadar zorlayacağı ve koalisyon üyelerine, özellikle de maliye bakanına (İsrail'in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich) ne getirebileceği" diye ekledi.
Batı Şeria'da Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsrailli yerleşimciler
Trump ve Netanyahu'nun "kapalı kapılar arkasında" konuşacağı bir diğer önemli konunun Batı Şeria'da Filistinlilerin topraklarını gasbeden İsrailli yerleşimciler olması öngörülüyor.
Konunun toplantı esnasında ele alınacağını düşünen Zonszein, "Batı Şeria'daki İsrailli yerleşimciler" meselesinin ikili arasındaki istişare konularının merkezinde olmayacağını da belirtti.
Zonszein, "İsrail, Gazze'deki ateşkes yürürlüğe girdiğinden beri Batı Şeria'daki şiddetini oldukça arttırdı. İsrail hükümetinin, Batı Şeria'yı ilhak etmek gibi açık bir gündemi var" dedi.
Trump yönetimindeki ABD'nin Tel Aviv Büyükelçisi adayı Mike Huckabee ile Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi adayı Elise Stefanik gibi bazı kilit isimlerin Batı Şeria'da Filistin topraklarının gasbedilmesini desteklediğine işaret eden Zonszein, "Asıl soru bu tür bir desteğin, Trump'ın Suudi normalleşmesiyle ilgili daha büyük planında ne kadar rol oynayacağı. Çünkü Trump'ın İsrail'e Batı Şeria'yı verirken Suudi Arabistan'la normalleşmeye devam etmesi mümkün değil" ifadelerini kullandı.
Oval Ofis'te gazetecilerin sorularını yanıtlayan Trump, İsrail'in Batı Şeria'da daha fazla toprak ilhak etme ihtimaline ilişkin "açık kapı" bırakarak, " Bu konu hakkında konuşmayacağım. (İsrail) Toprak bakımından küçük bir ülke." sözlerini kullanmıştı.
Netanyahu'ya yönelik baskılar
Siyaset bilimci ve eski İsrail askeri Bregman, Netanyahu'nun öncelikli kaygısının siyasetteki yerini korumak olduğunu savundu.
Netanyahu'nun koalisyonunu korumak için Gazze'deki çatışmaların devam etmesine ihtiyacı olduğunu, aşırı sağcı koalisyon ortaklarının da bu konuda ısrar ettiğini kaydeden Bregman, "Netanyahu'nun aklında olan şey siyasi olarak hayatta kalmak. Onun önceliği bu" dedi.
Başbakan Netanyahu, 1 Kasım 2022'deki seçimlerin ardından kurduğu, aşırı sağcı ve Ultra Ortodoksların parçası olduğu koalisyon hükümetini ayakta tutmakta güçlük çekiyor.
Aşırı sağcılar 19 Ocak'ta yürürlüğe giren Gazze'de ateşkes ve esir takası anlaşmasına karşı çıkarak, hükümeti devirmekle tehdit etmişti. Aşırı sağcı eski Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, liderliğini yaptığı Yahudi Gücü Partisi'ni ateşkes ve esir takası anlaşmasının yürürlüğe girmesinin ardından hükümetten çekmişti.
Gazze'nin geleceği
Trump ile Netanyahu görüşmesinde ayrıca, ikilinin Gazze'nin gelecekteki yönetimini ele alması bekleniyor.
Bregman, iki liderin de Hamas'ın iktidardan uzaklaştırılması gerektiğini vurgulayacağını, ancak stratejilerinde farklılıklar olduğunu kaydetti.
Ahron Bregman, “Trump, Hamas'ın doğrudan savaş yoluyla değil, Gazzelileri Gazze Şeridi'nden başka yerlere nakletme fikrini destekleyerek devrilmesini isteyecektir ki bu asla işe yaramayacak. Trump ayrıca Filistin yönetiminden unsurların Gazze Şeridi'ne getirilmesini önerecek ki Netanyahu bunu kabul etmese de zaten uyguluyor. Ebu Mazen'in (Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas) adamlarının Refah Sınır Kapısını işletmesini kabul etti" diye konuştu.
"İsrail tarafında gerçek bir plan yok"
Zonszein ise Netanyahu'nun Gazze'nin geleceğine dair net bir planı olmadığını belirterek, "İsrail tarafında gerçek bir plan yok"dedi.
Hamas'ın Gazze'de varlığını sürdürdüğünü ve yönetim için net bir alternatif bırakmadığını vurgulayan Zonszein, Trump'ın birçok fikir ortaya attığını, ancak asıl planın hala belirsizliğini koruduğunu aktardı.
Zonszein, İsrail'in ise oluşturduğu tampon bölge üzerinde kontrolü hala elinde tutmak ve Gazze'deki fiili güvenlik gücü olarak kalmak istediğini kaydetti.
Suriye lideri Şara, bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmek için Ankara'ya geliyor. Suriye'nin ve güvenlik meselelerinin masada olacağı görüşme öncesi, İsrail basınındaki YPG/PKK vurgusu da dikkat çekti. Öte yandan Netanyahu da bugün Trump ile Ortadoğu'yu görüşecek
Suriye'de Beşar Esad yönetiminin düşmesinin ardından değişen dengeler ve bölgenin geleceğinin nasıl şekilleneceği konusu, gündemde kalmaya devam ediyor. Bu konu gündemdeyken, Ortadoğu ve ABD hattındaki diplomatik temaslar da son sürat sürüyor.
Bir yanda terör örgütü YPG ile İsrail arasında ayyuka çıkmaya başlayan yakınlaşma, öte yandan Suriye'de tesis edilen ve sağlama alınmaya çalışılan yeni yönetim. İsrail'in yakınlaşmaya başladığı terör örgütü PKK’nın uzantısı YPG/PYD, Ahmed Şara'nın geçiş dönemi Cumhurbaşkanlığını "tanımadığını" açıklarken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da "Ortadoğu'nun haritasını çizeceğiz" diyerek gittiği Washington'da temaslarda bulunmaya devam ediyor. Bu gelişmeler yaşanırken Suriye'nin geçiş dönemi Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'nın da bugün ikinci yurtdışı teması için Ankara'ya geliyor.
Şara ile Erdoğan görüşmesinde gündemde neler olacak?
Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed El Şara, bugün Türkiye'yi ziyaret edecek. Beşar Esad hükümetinin devrilmesinin ardından ilk kez Türkiye'yi ziyaret edecek olan Şara, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından resmi törenle karşılanacak. Şara'nın, saat 17.00'de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya gelmesi bekleniyor.
Beştepe'de yapılacak görüşmelerde Suriye’deki son gelişmelerin bütün boyutlarıyla ele alınacağı, ülkedeki ekonomi, sürdürülebilir istikrar ve güvenliğin tesisi için iki ülke tarafından atılacak ortak adımların değerlendirileceği paylaşıldı. Milliyet'in haberine göre, Şara'nın Ankara temaslarında en önemli başlıklardan biri de güvenlik olacak. Geçtiğimiz hafta YPG komutanı Mazlum Abdi, Şara ile yaptığı görüşmeyle gündeme gelmişti. Abdi, "Suriye'de tek bir ordunun olması ve YPG/PKK'nın da bu ordunun bir parçası olması konusunda anlaştık. Ancak mekanizmanın nasıl olacağı ve işleyişi konusundaki görüşmeler devam ediyor" açıklamasında bulunmuştu. Abdi, ayrıca ABD, İngiltere ve Fransa’nın da dahil olduğu terör örgütü IŞİD karşıtı koalisyon üyelerinin, YPG/PKK ile Şam’daki yetkililer arasında arabuluculuk yaptığını ancak ayrıntılara girmeyeceğini ifade etmişti.
Suriye'nin yeni yönetiminin gündemini bu konular belirlerken İsrail hattında da YPG/PKK yakınlaşması dikkatleri çekiyor.
İsrail basınında YPG vurgusu
Suriye’nin kuzeyini kontrol eden YPG/PKK'nın sözde dışilişkiler sorumlusu İlham Ahmed'in İsrail'in önde gelen yayın kuruluşlarından The Jerusalem Post'a verdiği röportaj da manşetlerde yerini aldı. Verdiği röportajda Ahmed, "Ortadoğu’nun güvenliği için İsrail’in çözümde yer alması gerektiğini" açıkladı.
Öte yandan yine The Jerusalem Post'ta yayımlanan bir makalede, Wilson prensiplerine gönderme yapan "Mem Hüsedin" isimli yazar, İsrail için Çanakkale Boğazı'nda serbest dolaşım verilmesi çağrısında da bulundu.
Netanyahu, 'Ortadoğu haritasını yeniden çizeceğiz' demişti
İsrail Başbakanı Netanyahu, ABD Başkanı Trump ile görüşmek için Washington'a yapacağı ziyaret öncesi havaalanında yaptığı açıklamalarda, Ortadoğu'ya değinmişti. Netanyahu, Hamas ve Hizbullah'a karşı saldırılarıyla Orta Doğu'nun çehresini değiştirdiğini öne süren Netanyahu, bu kararlarla haritayı yeniden çizdiklerini savunmuştu. Netanyahu, "Ancak Başkan Trump ile yakın çalışarak haritayı daha da iyi bir şekilde yeniden çizebileceğimize inanıyorum" ifadesini kullanmıştı.
Suriye lideri Şara ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ankara'da Ortadoğu'yu görüştüğü esnalarda, Netanyahu'nun da Trump ile Beyaz Saray'da bir araya gelmesi ve Ortadoğu'yu görüşmesi bekleniyor.
Almanya'da Yeşiller Partisi'nin Başbakan adayı Robert Habeck: Yabancı uyruklu suçlular ve tehlikeli kişiler sınır dışı edilecek
Almanya'da Yeşiller Partisi'nin başbakan adayı Robert Habeck, 23 Şubat'taki Almanya Federal Seçimleri öncesinde suç işlemiş yabancı uyrukluların ve güvenlik açısından tehdit oluşturan kişilerin sınır dışı edilmesini talep etti
Trump ABD'yi UNRWA ve BM İnsan Hakları Konseyinden geri çekti
ABD Başkanı Donald Trump, ülkesini Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ile BM İnsan Hakları Konseyi'nden geri çeken başkanlık kararnamesini imzaladı
'İsveç tarihindeki en kötü katliam'
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson ve Adalet Bakanı Gunnar Strömmer, olay hakkında ortak basın toplantısı düzenledi.
Saldırı haberini "büyük bir üzüntüyle" öğrendiğini kaydeden Başbakan Kristersson, "Olmaması gereken şey oldu. Bugün tamamen masum insanlara karşı vahşice ve ölümcül şiddete tanık olduk. Bu, İsveç tarihinin en kötü katliamı. Düşüncelerimiz mağdurlarla, onların arkadaşlarıyla, yakınlarıyla ve aileleriyle birlikte" dedi.
İsveç'te, İsrail'in Gazze'ye yönelik soykırımının hesabının sorulması talep edildi
İsveç'in başkenti Stockholm'de Gazze'deki soykırım nedeniyle İsrail'e yaptırım uygulanması talebiyle yüzlerce kişi protesto gerçekleştirdi.
18.01.2025
Balkan ülkelerindeki market boykotlarına Sırbistan da katıldı
Hırvatistan'da artan gıda fiyatlarını protesto etmek için başlayan ve Balkan ülkelerinde hızla yayılan market zincirlerine yönelik boykota Sırbistan da katıldı
Commentaires